Devrim demiş ki:Evet benimkinin desenleri beni de gıcık etti. Hafiften dolmuş havası oluştu arabada. :D Ama içine girdiğimiz şu soğuk günlere sanırım çok faydası olacak gibi. Fiyatı da dediğin gibi çok cazip sonuçta...
Verdiğin adreslerdeki ürünler güzel ama çok pahalı gerçekten. Şu bagaj kapağı çıtasına takıldım ben. Bizim araçlarda nereyde monte edeceğiz ki onu?...
Ayrıca krom parlak ürünlerin (kapı kolu veya yan çıta) Platin Gri'lerde sırıtacağını düşünüyorum...
Devrim demiş ki:Devrim 08 Kasım 2009 05:03
CHIEF; :) Aslında biraz zor, biraz da değil. İş bittiğinde "aslında kolaymış" diyorsun. Ama tecrübeye sahip oluncaya kadar da zaman geçiyor.
Özgür; Evet ipi çekee çekee artırdım. Ama kılıfın iki ucunun biraz üstüste binmesi durumu oldu. Neyse razı oldum artık. Ama sanırım bendeki model biraz etli. O yüzden ip sıkıntısı yaşadım. İpe asılıp iyice gerdirince de binme durumu oldu. Ama yine de sonuçta güzel oldu...
Buyrun fotoğraflar:
Ürünün kutusu.
[ img ]
Ürün içeriği aşağıdaki gibi. Bendeki kılıf, yılan derisi desenli ve arka kısma denk gelen bir çıkıntı hat var. İp ve iğnesi de içinde. İğnesinin ucu çok sivri değil, bu çok güzel.
[ img ]
Kılıfı önce direksiyona geçiremedim. N'oluyoruz desem de hemen sonra becerebildim. Önce kılıfı simitten aşırtarak direksiyonun arka kısmına bıraktım (simitle far/silecek kolları arasına). Sonra alt kısmını yerleştirip bacaklarımla sabitledim. Sonra da gerdirme operasyonuyla üst kısımlarını oturttum.
[ img ]
[ img ]
Bildiğimden değil ama kılıfın birleşim yerini en aşağıya getirdim. Ama en üste de getirilebilir. Zira ClioIII RS'de tam üstte kırmızı çizgi vardı. O bakımdan hani. :)
[ img ]
Yine bildiğimden değil, dikim esnasında direksiyonun kendisinde bulunan iç çizgiyi takip ettim. Ona göre hizaladım. Gerçi dikim esnasında aşırı sıkılaştırmadan da gerekli düzeltmeleri yapabiliyorsunuz.
[ img ]
Bu arada, benim gibi dikiş özürlülerine bir tavsiye. Ben dikime başlarken, ipi iğneden geçirip düğüm atmıştım. Bu işi zorlaştıran bir yöntem. O düğüm, iğnenin açtığı deliklerden geçmekte zorlanıyor. Bu yüzden iğneyi kontrolde zorlanıyorsunuz ve parmakları acıtıyor. Düğümü delikten geçirseniz de kılıfa zarar verme olasılığı var. Ben daha bir iki dikiş yaptıktan sonra eşim geldi ve ipi aşağıdaki gibi geçirmemi tavsiye etti. Sağolsun. Kalan dikiş süresi boyunca ne iğne sorun çıkardı ne de parmaklarım acıdı. Sadece, son santimlerinde ip iyice kısaldığından iğne ile biraz mücadele ettim ve iğneyi çok sıkmaktan parmaklarda bir miktar acıma oldu diyebilirim.
[ img ]
Biraz bazı şeyleri kendim düşünerek yaptım, dediğim gibi dikiş özürlü biriyim. En alttan başladım. Aşağıda rakamlayıp daire içinde aldığım yerlere göre düşünelim; İlk giriş karşı tarafın iç deliğine oldu. 1 no'lu delikten girerek çıkıp, ipi üstten bu tarafta alarak 2 no'lu delikten girdim. Ve karşı taraftaki 3 no'lu deliğe girdim. Döngü budur. Bu şekilde tüm direksiyonu dolaşıyoruz.
[ img ]
Yukarıdaki gibi bir süre gevşek dikiş yaptıktan sonra dikişleri sıkılaştırdım (Sıkıştırma yaparken tüm gücünüzü kullanmayın ve iğneden asılmayınız). Bir süre daha rahat dikiş yaptıktan sonra hepsini iyice sıkılaştırdım. Aşağıdaki fotoğraf eski sayılır. Önceleri tornavida kullandım. Sonraları, elimdeki tornavida setinin içinde ucu sivri olan (yıldız değil), ne işe yaradığını bilemediğim, sanki bu iş için yapılmış sivri uçlu tornavidayı kullandım. Böyle kalın sağlam bir gereç bulunuz, çok fazla işe yarayacaktır.
[ img ]
Sol-alt çeyrek bitmiş durumda. Hoş, bu foto da eski. Daha sonra, ip gereksinimi sebebiyle aşırı sıkılaştırma işlemi sonucunda daha sıkı bir görünüm aldı.
[ img ]
Neyse... İşte tüm işlemin bitmiş hâline ilişkin fotoğraflar. Fotoğrafları akşam çektiğimden flaşlılar. Yarın gündüz de çekerim, gündüz görünümünü de görmüş olursunuz.
[ img ]
[ img ]
[ img ]
[ img ]
Bazı düşünceler: (Şimdilik aklıma gelenler bunlar. Hatırladıklarımı buraya eklerim...)
Öncelikle bu ürünü, piyasada satılan "hazır" kılıflara uyuz olduğumdan aldım. Bunlar daha ince ve hoş duruyor. Fakat Hepsiburada'daki ilânda düz siyah görünüyordu. Hadi en azından Özgür arkadaşımızınki gibi hoş desenli gelir diye düşündüm ama gördüğünüz gibi yılan derisi efektli geldi ki gerçekte hayli uyuz olduğum bir şeydir. Biraz "dolmuşçu işi" oldu diyorum ben. Ama "bir deneyeyim" diyerek başladım. O ara hava sıcaklığı 2 ilâ 5 derecelere inmişti ve direksiyon kullanımımı harikulade rahatlattığını gördüm. Ayrıca kılıfın arkasına düşen çıkıntı kat da parmaklarca kavramayı kolaylaştırıyor (Bkz. Foto #2-3). Bunun üzerine dikmeye devam ettim.
Dikim esnasında ilk karşılaştığım problem, simit ile direksiyon merkezi arasındaki bağlantı kolunun etrafından geçmekti. Burayı iyi düşünmek gerek yoksa gereksiz yere ip harcayabilirsiniz. Ben kolun ön ve arkasında potluk olmaması için gerdirerek devam ettim. Dikişi de kolun sağ kısmında yer kalmadığında sol tarafına atlatıverdim. Şimdi burada yazıyla pek ifade edilmiyor ama isteyen arkadaşlar için detay çizebilirim sonra.
İkinci sıkıntım, direksiyonumuzun "saat 10" ve "saat 2" yönündeki iç çıkıntıları oldu. Oraları kapatmak için kılıfı bir hayli gerdirmek gerekti. İlk yaptığımda kapatabildiğim kadar kapattım ama yine de dikiş arasından simit görülebiliyordu. Fakat dikişin sonuna kadar olan süreçte tekrar tekrar yapacağınız ip gerdirmeden kaynaklanan gerilimle bir miktar daha kapanıyor. %100 kapatamadım ama makul derecede kapandığını söyleyebilirim. Sanıyorum problem, elimdeki ürünün et kalınlığı olabilir. Çünkü eğer daha fazla zorlayacak olursam artık ipin geçtiği deliklerde sünme eğilimini göreceğimi hissettim açıkçası.
Diğer bir problem de şu oldu. Ürün üzerindeki deliklerin karşı karşıya denk gelmemeleri sorunu yaşadım. Yani dikişler bir süre karşılıklı "IIIII" şeklindeyken, bir süre sonra "/////" oldu. Bu açı farkının artacağı hissine kapıldığımda ufak bir dikiş hilesiyle düzelttim. Daha sonra benim şu gerdirme olayımdan mı kaynaklandı diye incelediğimde, kılıfın her iki kenarındaki mevcut dikişlerin (Bkz. foto: 5,6,8, ve 9) aynı mesafede dikilmediğini farkettim. Bu da dikişlerimi karşılıklı olarak denk getirmemi zorlaştırdı. Çünkü ben iğneyi mevcut dikişlerin bulunduğu deliklere sokarak dikiş yapmaya çalıştım.
Dikiş yaparken ip yetmeyecek gibi oluyor. Sonuçta yetiyor mu? Yetiyor. Fakat bunun için, çok önce dikmiş olduğunuz yerleri tekrar tekrar sıkılaştırmanız gerekiyor (Bkz. Foto #9). "Bu ip kesinlikle yetmez" dedim, hatta bir iki AVM'de ip aradım (hoş bu ipten veya muadilinden bulamadım). O derece kesin gözüyle baktım ama dediğim gibi yeterli güçte gerdirme yapınca ip artıyor. Fakat yine de üretici şöyle bi' 20-30 cm. daha fazla ip bıraksaymış zarar etmezmiş hani...
İşlem sonunda, iki ip ucu karşılıklı bir araya geldiğinde peşpeşe bir çok kör düğüm attım. Her düğümü sonuna kadar sıkıştırdım. Kaç düğüm attığımı hatırlamıyorum (uymuşum :D). Son olarak normal tornavida ile kılıfın içine ittim, kayboldu. Ürünün ipi öyle bir şey ki tek kör düğüm bile bir süre sonra gevşeme yapabiliyor. O yüzden 6-7-8 kez çok sert, sıkı kör düğüm atmakta fayda var.
Benim bu iş -farkettiğiniz gibi- biraz zaman aldı. Okuldaki derslerimin yoğunluğundan işi hep akşam üstüne bıraktım ama sürekli yağış olduğundan hava kararınca çalışamadım. Şu güneşli hafta sonunda bitirebildim ancak. Yapacak arkadaşlara tavsiye ederim ama gördüğünüz gibi biraz işçilik ve zaman istiyor. Sıkılmadan, araya bir iş almadan seri çalışırsanız zamanında bitirebilirsiniz.
Şu iki sayfada, satışta olan mevcut iki modeli de görmüş oldunuz. İsteğinize göre seçiminizi yapabilirsiniz...
Bu forumu görüntüleyenler: Kayıtlı kullanıcı yok ve 17 misafir