Benim tüm boyama işlerimde astar ile ilgili bir çalışmam olmadı. Beni uyaranlar da oldu ama 1.5 senedir bir soyulma, kalkma veya aşınma henüz olmadı. Diğer bölgelerde olmaz zaten ama iç kapı kollarından böyle bir şey beklemiştim fakat özellikle benim kullandığım sol kolda en ufak bir aşınma söz konusu değil. O yüzden astara gerek olmadığı düşüncesindeyim. Tek önemli nokta, çok iyi zımpara yapılmasıdır.
Bu boya işlerinde her yüzey için zımpara %100 şarttır. Parça yüzeyi zaten pürüzlü ve boya tutar gibi görünse de zımparanın yol açtığı pürüzlü yüzeyin yerine geçemez ve boyayı tutamaz. Parçanın yüzeyindeki mevcut deseni yok edinceye kadar zımparlamak gerek. Son olarak 500 veya daha fazla kumluk zımpara ile en pürüzsüz görünüm kazandırılırsa boya sonrası mükemmel bir görünüm elde edilir.
Gösterge paneli söktükten sonra boyanacak katmanı kağıt bant ile özenli şekilde kaplamak gerek. Sonra ince bilek hareketleriyle daireleri zımparalarken dışarı taşırmamak lazım. Gerçi bant ile izolasyon, zımparalama işini kolaylaştırır. Taşma olsa bile o bölge aşınmaz. Boyanın kurumasından sonra, (boyanın taştığı yerleri veya) dairelerin alt kısımlarındaki boyayı kulak temizleyicisi çöpü + asetonla (veya sentetik tinerle) alın. Ayrıca boyanın tam kurumasından sonra yumuşak bir bez ile boyadığınız alanı eşeleyin ki tam tutunmamış sim parçaları gitsin. Yoksa aracın sarsıntısından ötürü rakam ve ibrelerin üzerinde sim parçaları görmek istemeyiz...
Bahsettiğin çerçevenin üzerindeki oyuk şekiller ise, onları ince uçlu tornavida (saat tornavidası mı derler) yardımıyla yine zımparalamaya çalıştım. Zımpara kağıdı pek esnek olmadığından yırtıldı kırıldı falan. Ama birşekilde zımpara değdirebildim oralara. Gerçi çalışmadaki fotoğraflarda bile belli değil zımpara izi. O derece az etki etti. Fakat oraları zımparalamasan da sorun olacağını sanmıyorum. Şöyle diyeyim; zımparalanmamış yüzeydeki boya, nokta veya küçük bölge şeklinde değil, grup hâline bir dizi yırtılma şeklinde kalkıyor. Örnek vermem gerekirse, çok önce ön hoparlör kapaklarının çevrelerini boyamıştım ama üşenip zımpara yapmamıştım. O kadar yaptım ettim, kapakları takarken esneme oldu ve boya sanki ince bir kağıt gibi kalktı. Bana mısın ulen dedim, bu kez zımparalayıp yaptım, eğip büktüğüm hâlde bir problem olmadı. Kendinden desenli olsa da plastik parça üzerine püskürtülen boya yüzeyde kalıp kuruyor. Onu kaldıracak bir etmen olmadığı sürece problem olmuyor. O minik noktalarda da bu yüzden sorun olacağını sanmıyorum. Ancak, plastiği zımparalayarak bozunca, püskürtülen boya gözle göremediğimiz pürüzlü yüzeye çok iyi tutunmayı başarıyor. Hattâ öyle ki -dedim ya- benim en çok kullandığım kapı kolunun boyası halâ tertemiz. (Aslında vitesin tepesindeki bölgeyi de boyamayı düşünüyorum...)
Kullandığım ürün aşağıda. İşin ilginci evdekini bulamadım. Bitmeye yüz tutmuştu atmış da olabilirim. Koçtaş'ta bu ürünün aynısı olmasa da muadilleri kesin vardır. Onları da kullanabilirsin, aynı derecede kalite alacağından eminim. Genelde bu tip ürünlerin içeriğindeki boyanın rengi kapaklarında görülüyor. Kapaklara bakarak metalik griyi edinebilirsin.
Devrim demiş ki:Belki biliyorsundur ama yine de belirteyim, o çerçeveler bildiğin plastik ama gümüş renge boyalı...
Sticker'a gelince; Bildiğim kadarıyla o tip sticker uygulayan bir arkadaşımız yok henüz bu forumda. Ama oraları biz boyadık. :D Havalandırma Çerçevelerinin Boyanması adlı konuda heşey mecut. Bizim bu yaptığımızı fabrika otomatik yapıyor ve doğal olarak işçilik mükemmel görünüyor. Bizim bu işlemde ise eğer zımparayı mükemmel çalışırsan neredeyse aynı etkiyi alabilirsin.
Garanti veriyorum, çalışmayı doğru yaparsan aracına binenleri geçtim, servisteki ustaları bile kandırabilirsin!.
Bu forumu görüntüleyenler: Kayıtlı kullanıcı yok ve 14 misafir