Arkadaşlar merhaba. Nihayet postu deldirdik. :D
Çarşamba akşamı (10 Mart) bir konser vermek için Eskişehir'e gitmiştik. Eşimin kuzeninde kaldık. Ertesi gün konser salonuna gitmek üzere sokağa çıktığımızda aracımın sağ-arka stop lamba bloğunun parçalanmış olduğunu ve yakıt depo kapağına kadar olan kısmında da hatırı sayılır çizik (hata yırtık) olduğunu gördüm. Tabii doğal olarak çok üzüldüm. Bahsettiğim sokak da gayet dar bir sokak. Kenarda araçların parkettiği ve geriye tek bir aracın geçebileceği genişlikte sokaklar. Eskişehirli olan varsa bilir, Balkan Caddesi'nden bahsediyorum (evet adı cadde bir de).
Hemen köşedeki terziye sorduk görüp görmediklerini. Görmüşler. İsuzu (ya da benzeri) marka mavi renkte, kasalı bir askeri aracın geri geri giderken çarptığını söylediler. Şemada görüldüğü gibi; Kırmızı araç benim. Mavi olan askeri araç. Tam kavşakta bir sıkışıklık olmuş ve askeri araç, karşısından gelen ve sağa dönmek isteyen araca yol vermek için geri gitmek isterken vurmuş benim araca ya da askeri araç sağa doğru erken manevra yapınca arka sağ kısmı sürtmüş benim araca (Bkz. Şekil). Fakat malesef terzi, ne yetkili astsubayın ismini almış ne de adam gibi plaka almışlar. Sadece kenarında "B-052-..." ile başlayan rakamların olduğunu, sonunun "...7040" gibi bir şey olduğunu söyledi ama hiçbirinden %100 emin değil. Yetkili kişi sadece, hava ikmal üssünden geldiklerini, araç sahibinin (yani benim) nizamiyeye gelince görüşebileceklerini iletip gitmişler. Tabii bulabilene aşk olsun.
Kazayı fark ettiğimiz an için yapacak bir şey yoktu çünkü vakit kaybetmeden konser salonuna intikal etmemiz gerekiyordu. Ertesi gün ve sonraki gün (yani cuma ve cumartesi) ilgili yere gittik. Böyle böyle olmuş diye anlattık. B-052 ile başlayan mavi renkte, tahminen İsuzu marka bir kamyonet olduğunu anlattık. O orayı arar, diğer komutan diğerini arar, o oraya sorar vs.vs. derken, bulamadık birşey. Kimsenin de bu olaydan haberi yokmuş.
Karakola gittik. Karakoldaki memurlar, bu işlerin tamamıyla Trafik Mahkemesi'ne geçtiğini, istersek dava açabileceğimizi söylediler. Ama dava için o ilde bulunmalıymışız. Ayrıca şahitlerin (yani terzinin) de mahkemeye gitmesi ifade vermesi gerek dediler. Öyle sürünceme işler ki insanın uğraşası gelmiyor çünkü ne enerji var ne vakit. İşin kötüsü pazar günü dönmemiz gerekiyordu Konya'ya; iş var güç var... Polisi çağırıp zabıt tutturalım desek, olayın üzerinden 2-3 gün geçti ve ben zaten kırık parçaları toplayıp aracın yerini değiştirdim bile (aracı kullanmak zorundaydık)...
Yani hiiiiiç bir şey yapamadan geldik, olay bitti...
Şu noktaya kadar hikayeyi anlatmak istedim. Bilmiyorum artık şu saatten sonra ne yapılabilir ne yapılamaz... Benim asıl sorum bu iş bana kaça patlar? Asıl bomba şu, kaskom yok!. Eskişehir'deki koşturmaca esnasında oradaki Renault Mais'e gidebilme fırsatım oldu. Yetkili usta gelip inceledi. Yeni stop lamba bloğu + kaporta işi + boya işi + (tampon boya) = 480 lira gibi bir maliyet çıkardı ki bana iyi geldi bu. Daha yüksek bekliyordum. Az aşağıda tamponda da bir çizik var ama boyaya gerek olmadığını düşünüyorum, o yüzden parantez içinde belirttim. Basit bir çizik. Makyaj ile kapatılabilir. Fakat kaportanın yırtılması kötü oldu aslında. Sadece çizik olaydı iyiydi...
Konya'ya bu akşam geldik ve yarın yine Mais'e gösterip fiyat alacağım. Tabii ki sanayideki tanıdıkları da gezmeyi düşünüyorum.
Siz ne dersiniz, sizce o yarığa kaç para sıkışmıştır? :D